Miniğiniz için süper bir anne olmak istiyorsunuz, deyim yerindeyse onun için saçınızı süpürge ediyorsunuz. Haliyle onun gözünde anneliğinizin 10 numara olduğunu düşünmek en doğal hakkınız. Peki, o konuşabilseydi, size anlatabilseydi ve sizi nasıl gördüğünü söyleseydi?..
Çocuklar inanılamayacak kadar dürüsttür. Boşuna ‘Çocuktan al haberi’ dememişler. Ancak o konuşuncaya kadar neler hissettiğini çok merak edersiniz, bu çok normal. En fazla da sizin anneliğinizden memnun olup olmadığını merak ediyor olabilirsiniz.
Sizin nasıl bir anne olduğunuzu ve sizin stilinizi beğenip beğenmediğini merak ediyorsunuz değil mi? Ancak uzmanlara göre bebekler annelerinin nasıl anne olduğuyla ilgilenmezler, çünkü doğrusunu bilemezler. En doğru örnek her zaman kendi anneleridir. Sizi asla yargılamaz. Siz onun süperstar’ısınız! Ancak siz özeleştiri yapsanız da uzman birinden objektif olarak yapıcı eleştiriler almak istiyorsanız sıkı durun! Sizin için uzmanlardan tüyolar aldık.
Okuyunca ne kadar iyi anne olduğunuzu bir kez daha anlayacaksınız ve ayrıntılar sizin en iyi olmanızda yardımcı olacak.

RAHAT ANNE
Normalde zaten çok rahat bir yapınız var ve bunu anne olarak da uyguluyorsunuz. Büyük ihtimalle bebeğinizin uyku saati biraz gecikse dünyayı yıkmazsınız! Hatta bu konuda en ufak bir endişeniz olmaz. Onun uyku, beslenme, alt değiştirme gibi rutinlerindeki herhangi bir aksaklık sizin için asla dünyanın sonu değil.
Bebeğinizin altını ıslatmış olması ve onu geç değiştirmiş olmanız onu bir süre rahatsız edebilir ancak o da bu rutine zaman içinde alışacaktır.
Bebeğiniz ne diyor? Sizin olaylara geniş bir tutumda bakış açınız bebeğinizi rahatsız etmeyecektir. Aksine o da rahat bir insan olacaktır. Olaylar karşısında gereğinden fazla feveran etmeyen, sakin bir yapısı olacaktır. Cool annelerin, cool bebekleri olur!
Tüyolarımıza kulak verin Bebeğinizin ileride, kurallara uymayı sevmeyen, sıra dışı, sosyal nizama uyum sağlamakta zorluk yaşayan birey olması çok yüksek ihtimal. Rahat bir annenin gevşek kurallarıyla yetişen biri olarak çocuğunuz da kuralları sevmez. Bunun onun özgürlükçü kişiliğinde olumlu etkileri olacağı gibi sosyal uyumunda da birtakım sorunlara yol açabileceği de ayrı bir gerçek.
Sizin tarzınız bu, biliyoruz. Her şeyi tam anlamıyla kurallara bağlı olarak yapmaktan hoşlanmıyorsunuz, olabilir, bu da sizin doğalınız. Ancak günün birkaç prensibini düzgün olarak uygulamalısınız.
Uyku vakti, banyo vakti ve yemek vakti ortalama olarak günün aynı saatlerine denk gelmeli. Akşamları banyo yaptıktan sonra sıradakinin uyku vakti olduğunu bebeğiniz rutinlerinden ezberlemeli. Sürekli aynı sırayla günlük ritüellerini yapıyor olmak bebeğinizin güven duygusunu da geliştirir. Ayrıca sırayla yapmak uyku sırası geldiğinde vücudunun otomatik olarak uykuyu getirmesini sağlar. Başka bir deyişle otomatik saatini düzene koyar.
Ona sevginizi verin. Onun sizden tek beklentisi bu. Hatalar, aksamalar her şeyde olduğu gibi annelikte de normaldir.
AŞIRI ENDİŞELİ ANNE
Bebeğiniz evde huzurla emekliyor, ortamı keşfediyor. Sizse onu izlerken bir yandan kafanızda birçok senaryo üretiyorsunuz. Kafasını her an bir sehpaya çarpacağını ya da ayakkabınızı afiyetle yediğini düşünüyorsunuz. İçiniz içinizi yiyor. Siz, bebeğinizin ya da çocuğunuzun her an sizin kontrolünüz altında olmasını isteyen bir anne modelisiniz. Onun hareketlerini her an görmek ve kötü bir durum olma olasılığı karşısında müdahale etmek istiyorsunuz.
Bebeğiniz ne diyor? Bebeğiniz de tıpkı sizin gibi planlı programlı biri olacaktır. Altını değiştirme saati geldiğinde sizden önce davranıp altını değiştirmeniz için yaygarayı bastıracaktır. Onu siz böyle titiz yaptınız. Sizin dakikasında hareket etmeleriniz sayesinde -belki de nedeniyle demek daha doğru- bebeğiniz de her şeyin anında saati saatine olmasını istiyor.
Tüyolarımıza kulak verin Her yeni anne endişelidir. Hatta bu endişeleri henüz hamileyken başlar. “Acaba bebeğim sağlıklı mı doğacak?” ile başlayan ve doğumdan sonra “Acaba sütüm yetiyor mu? Acaba gelişimi sağlıklı mı?” gibi sorularla devam eder. Ancak siz normalden biraz fazla endişeliyseniz bir süre sonra bu endişeleriniz bebeğinizi de rahatsız eder. Onu da bir süre sonra tedirgin edersiniz.
Aşırı tedirgin annelerin çocukları da aşırı tedirgin olabilirler. Çocukların aşırı tedirginlikle başarılı olamamalarının nedeni sizin gereğinden fazla onun için endişelenmeniz olabilir. Bebeğinizi pamuklara sarıp büyütemezsiniz. Onu toplumun sorunlarından izole bir şekilde büyütmeniz mümkün değil. Ona o kadar düşkün olmak yerine gereksiz gözyaşlarınızın kaynağını araştırın.
Bebeğinize müdahale etmeden önce derin bir nefes alın ve içinizden 10’a kadar sayın. Ona bu müdahalenizin gerçekten gerekli olup olmadığını düşünün. Onun özgürlüğüne gereksiz bir karışma olmasından kaçının. Çünkü bebeğinizi ne kadar özgür bırakırsanız o kadar özgür yetişir. Her hareketine ‘olmaz’; her şeye ‘cıs’ demeyin. Çocuğunuzun siz olmadan da karşılaşacağı sorunlarla baş etmesi gerekir. Ne de olsa hayatı boyunca yanında olamazsınız.

RUTİN ANNE
Bebeğinizin her saati düzenlidir. Beslenme saati, oyun saati, uyku saati… Hatta siz bu çocuk bakımı işlerinin arasında kendinize de yeterli vakit ayırabilenlerdensiniz. Bir arkadaşınızla arada sırada buluşup bir kahve içebiliyorsunuz.
Bebeğiniz ne diyor? Güven bir çocuk için en önemli ikinci şeydir. İlki tabii ki sevgi. Bebeğinizin saatinde, düzenli olarak mamasını yemesi, uykusunu uyuması, oyununu oynaması onun size ve hayata güvenle bakmasını sağlar. Düzen bebeğinizin ve sizin düzeninizi sağlar. O bilir ki altı zamanında değişecek ve birazdan keyifle oyunlar oynayabilecek. Annesine rahatlıkla güvenir. Endişelenmesine gerek kalmaz.
Tüyolarımıza kulak verin Düzen iyidir. Bebeğe güven verir. Ancak aşırıya kaçmayın. Her şeyi belli bir düzen içinde tabii ki yapın. Ama bazen oyun saati de aksayabilir, mama saati de. Bu düzeni korumak için aşırı strese girmeyin. Hem çocuğunuz için de inanmayacaksınız belki ama saatlerdeki bu sapmalar iyidir. Çünkü çocuğunuz büyüyecek okula gidecek, sosyalleşecek. Ve hayatında her şey rutininde, olması gerektiği gibi gitmeyecek. O zaman onun da strese girmemesi çok önemli. Arada bir gecikmiş alt değiştirme bebeğinizin hayatını travmatik bir şekilde etkilemez. Aksine sizin yine onun altını değiştireceğinizi görür ve giderek aşama aşama hayatta bazen bu tür aksaklıkların olabileceğini görür.
Rutin anne dediğimiz anneler, bebekleri otomobilde alt değiştirme saatinde uyuyakaldığı için çok üzülür, bunu kendilerine dert edebilirler. Halbuki o sırada onun orada uyuması bebeğiniz için her şeyden daha önemli, her şeyden daha ‘tatlı’dır. Diyelim ki yine arabadasınız ve bebeğinizin mama saati. Arabadaysa sadece sizin sürekli bulundurduğunuz yararlı atıştırmalıklar var. Onları bebeğinize vermekten kaçınmayın. Bırakın da bir seferinde ana öğününde ara öğün yesin. Bu dünyanın sonu değildir. Yarından itibaren yine aynı düzende devam edebilirsiniz.

MÜKEMMELİYETÇİ ANNE
Mükemmeliyetçilik. Aslında kulağa ilk anda olumlu bir şeymiş gibi geliyor ancak öyle değil. Bu tür anneler, her şeyin tam ve kusursuz ilerlemesini isterler ve bunun için çalışırlar. Ancak öyle olunca rahat edeceklerini düşünürler, halbuki bir süre sonra bu kusursuz ortamı yaratmaya çalışmak onları sürekli tedirgin bir ruh haline sokacaktır.
Yalnızca bebekleriyle ilgili değil, kendileriyle de ilgili bir mükemmeliyetçilik peşindedir. Hamileyken aldıkları kilolardan tutun, tekrar eski hayatlarına dönme arzularına ya da bebeklerinin tepeden tırnağa her şeyinin kusursuz görünmesine kadar ağır bir tempo içine girerler. Bu durum, başkalarıyla yarışmaktan çok kendi kendileriyle yarışma halidir. Her şey en iyisi içindir ancak bu en iyi olma arzusu onları bir süre sonra mutsuz eder.
Hiçbirimiz mükemmel değiliz. Anne olmadan önce de öyleydi şimdi de öyle. Bebeğiniz sizden mükemmeli beklemiyor. Ona gerekli düzeni sağlayın ve sevginizi verin. Onun sizden tek beklentisi bu ikisi. Hatalar, aksamalar her şeyde olduğu gibi anneliğinizde de normaldir.
Bebeğiniz ne diyor? Bebeğiniz bu durumdan çok memnun. Şimdilik! İleride hayatta karşılaşabileceği sorunlar onu yıpratana dek… Çocuğunuzun da hata yapabileceğini görmesi gerekiyor.
Tüyolarımıza kulak verin Hayatta hiçbir şeyin mükemmel ilerlemesi mümkün değil. Ve bunu da en iyi bilenler mükemmel annelerdir. Bu yükün altında ezilmemek için, hata yapabileceğinizi kabul etmelisiniz. Kusursuzluk stres yapar! Sürekli stresle de yaşanmaz. Bu kadar mükemmel olmaya çalışarak birçok önemli şeyi kaçırabilirsiniz. Örneğin bebeğinizin en önemli ihtiyacı olan şeyi; ona sevgi göstermeyi. Bazen hayatın çok basit bir çıkış noktası vardır: Onun uyku saatinde dışarıda olduğunuz için hıçkırarak ağlamak yerine, miniğinize sıkıca sarılıp kulağına ninnisini söylemeniz yeterli olacaktır. Onun istediği sizin sevginiz. Nasılsa yarım saat sonra uyuyabilecek. Kırk yılda bir birkaç saat geç uyumak onda büyük travmalara yol açmaz ya da gelişimini engellemez. Ancak sizi o durumda görmek bebeğinizi çok etkiler. Hadi, aşırı kaygılanmayı bırakın ve bebeğinize “Miniğim, bugün annen zamanlama konusunda ufak bir hata yaptı. Ama üzülme birazdan mışıl mışıl uyuyacaksın bir tanem” deyin.